Saturday, September 4, 2010

Güvenin peşinde



Evet sayın seyirciler, size uzun gibi gelen ama bizim için bikaç gün gibi geçen göreceli bir süreden sonra yeniden sizlerle birlikteyiz... Biliyorsunuz güveler doğanın açık ara en hassas ve duyarlı(yumuşak ve nazik anlamında değil, keskin duyulu ve güçlü reseptörlere sahip anlamında) yaratıkları sayılıyorlar. Bizim duyma spektrumumuzun çok üzerinde şeyleri algılayabilen bu yaratıkların süperduyu özelliği aynı şekilde Güveç'te de var ve kendisi şehri yerle bir eden Dev Güve’nin peşinden gitmeye kararlı görünüyor. Hatırlarsanız Dev Güve büyük dövüş sırasında kaynağı bilinmeyen bir ışının açtığı incecik (paraleller arası kapı) sayesinde gerçekliğimizi terkedip başka bir dünyaya kaçmıştı.
Bu olaydan sonra kahramanımız Güveç, ilk iş olarak ekstra hassas duyularıyla Fulya'da bir evin çatısına kurulmuş alet edevatın kalıntılarını ele geçirdi. Peşinden de olayın sorumlusunu; yani “Elektrikçi”yi…

Elektrikçi'nin ele geçirilişiyle, Istanbul göklerinde oluşan incecikle ilgili de yeni bilgilere ulaşmış olduk sayın seyirciler... öncelikle bahsi geçen incecik, kendisine "Elektrikçi" adını veren bu gözü dönmüş süperkötü tarafından, evrenleri paralel bağlayan özel bir cihazla açılmış. Ancak cihaz olaylar sırasında ortaya çıkan bir hasar nedeniyle Dev Güve’nin peşinden kaçmasına imkan vermeden kısa devre yaparak işlevsiz hale gelmiş. Zaten Elektrikçi de bu deney sırasında hasar gören ekipmanını yenilemeye çalışırken Doğubank'ta yakalanmıştı.
Güzel haber Elektrikçi'nin Dev Güve'yi nereye yolladığını bilmesi ve Güveç nezaretinde yeniden bir boyut kapısı açacak olması. Kötü haberse bunun sadece Elektrikçi'den ibaret bir olay olmadığının ortaya çıkması sayın seyirciler. Olaylar altını deşeledikçe daha derinlere iniyor. En garibiyse Elektrikçi'nin korkunç derecede A.E.P.'ye benzemesi... Şu anda Esentepe Etekleri'nde bu akıl karıştırıcı gelişmenin etkileri yaşanıyor.

http://esentepeetekleri.blogspot.com/

Bu da A.E.P'nin macbook'da çekilmiş fotoğrafı

Previously on Güveç


Her şey, Esentepe Etekleri’ne camdan giren bi' güvenin H.İ. tarafından yok edilmeden az önce hasmını ısırmasıyla başlar. Bu dövüş sonucunda travmaya giren H.İ. hastaneye kaldırılır.
Bu sırada çöp poşetinde Beyoğlu Belediye Çöplüğü'ne giden güve, o bölgede bırakılmış, plütonyum dolu çalıntı bir kamyonetten sızıntı yapan toksik atıkların etkisiyle dev bir canavara dönüşür. Peşinden de intikam alıp ortalığı birbirine katmak için Esentepe Etekleri’ne saldırmaya karar verir ve saldırır.

Ancak ısırığıyla travmaya soktuğu H.İ. de bir şekilde değişime uğramış ve güvenin güçlerini alarak Güveç’e dönüşmüştür. Dev güvenin şehri yokedeyazdığı bir anda yetişen Güveç yaratığı oyalamayı başarır ancak kanatlı canavar, gökyüzünde pahalı özel efektlerle birdenbire açılan incecikten başka pir paralele geçer. Dövüşmekten bitap düşen H.İ. güvenin peşinde gitmek istese de gücü yetmez ve şehrin ortasına bayılır.
Olay sonrasında aslında radyoaktif güvenin çöplükte değil olaydan önce radyoaktive edildiğini öğreniriz. H.İ. de bu yüzden Güveç'e dönüşmüştür. Birileri bizi yanıltmaya çalışıyordur. Bu işte bi' bityeniği vardır.

Güveç!

Evet, bundan yaklaşık 2 gün önce şehri Radyoaktif Dev Güve'ye karşı kahramanca savunan h.i., nam-ı diğer Güveç(biliyorsunuz kendisi bahsi geçen güve tarafından ısırılarak mutasyon geçirmişti) halkın sevgilisi oldu sayın seyirciler. dev kanat boyutları, uzun uçuşları ve pamuk gibi kanatlarıyla şehrin koruyucusu, adaletin savunucusu Güveç kanatlarının büyüklüğünden şikayet ederken, şehrin dört bir yanından insanlar ona adaklar adıyor, dualar ediyor, kurbanlık eski kıyafetler getiriyor sayın seyirciler. "ne güzel, artık bizim de bi mucizemiz var" diyen halk şimdiden Güveç tişörtleri, kupaları vb hediyelik eşyaları işine girdiler. hatta başbakanımızın oğlunun da bu işlere girebileceği söylentiler arasında.(ama bilemeyiz, gemi işi kadar para olmayabilir)
Güveç şimdilik Tarabya sırtlarında gününü gün edip arada bir tekstil fabrikalarına dadanıyor. Boğazı uçarak geçmeyi tercih ediyor. Tabii ki vapurlardan atılan simitlerden yemeyi de ihmal etmiyor.

Radyoaktif!

Evet sayın seyirciler, elimize Şişli Metropolitan'dan ulaşan bir haberle yayınımızı bir kez daha yıldırım hızıyla kesiyoruz. Yapılan analizlere göre, dev güveyle savaşarak şehri büyük bir felaketten kurtaran H.İ.'nin kanında, olaydan önce(evdeki ilk dövüşten sonra) yapılan test sonuçlarına göre radyoaktif partiküllere rastlanmış.
Uzmanlar yaptıkları açıklamalarda "çöpte yatmamasına rağmen deve dönüşmesinin sebebi ancak bu olabilir" diyerek şaşkınlıklarını belirttiler. yani, uzmanlar şaşkın.
Biliyorsunuz H.İ. bundan 3 hafta önce Esentepe Etekleri'nde kanat açıklığı 9 cm olan dev bir güveyle savaşmış, tişörtünün omzuna(yani benim tişörtümün omzuna) aldığı bir ısırık darbesi nedeniyle de hastaneye kaldırılmıştı. Şimdi bu bilgiler ışığında çöplükte bulunan kamyonetin bir aldatmaca olma ihtimali daha da yükseliyor. Demek ki Esentepe Etekleri'ne saldıran güve başından beri radyoaktifmiş!! Herşey başından beri planlıymış!?!
Inanılmaz....Gelişmelerle tekrar birlikte olacağız.

Kaçırılan tankerin gizemi.


Evet sayın seyirciler, günlerdir istanbul gündemini meşgul eden "dev güve" olayında yeni ipuçları elimize ulaşmaya devam ediyor. Biliyorsunuz, güvenin bu şekilde devleşmesinin sebebinin Beyoğlu Belediye Çöplüğü'ne bırakılmış sızıntı yapan bir kamyonet olduğunu bildirmiştik. Işte o kamyonet, bundan 2 hafta önce Tübitak'ın kapısının önünden çalındığı öğrenildi. Eşgali tam olarak belirlenemeyen bir "Vale" tarafından hunharca gasp edilen kamyonet, günler sonra çöplükte sızıntı yaparken bulundu. Ama uzmanların kamyonet üzerinde yaptığı çalışmalarda ortaya çıkan başka bir şaşırtıcı ayrıntı da, bu maddenin ölü bir yaratığı hayata döndüremeyeceği (rejenerasyon ve mutasyon hala mümkün).
Bu da bize yalnızca iki seçenek bırakıyor sayın seyirciler. ya H.İ. ilk savaşında 9 cm'lik kanatlara sahip dev bir güveyken bu yaratığı öldüremedi ya da yaratık aslında çöplüğe gelmeden çok daha önce radyoaktif bileşenlere maruz kalmıştı... ve bu kamyonet sadece gözleri boyayıp bizi yanlış tarafa yönlendirmek için burada.

Flaş! Flaş! Flaş!! Dev güve nereye gitti?!

Evet sayın seyirciler, şu anda inanılmaz olaylara tanık oluyoruz. Şehrin belediye çöplüğünden buraya kadar olan kısmını kanatları altında yıkarak yok eden canavar güve şu anda camdan bakınca görülebiliyor. öldürüldüğünde bir kanadı eksik olan Dev Güve'nin şu anda iki kanadı da sapasağlam(rejenerasyon). ancak H.İ.'nin öldürürken ibret-i alem olsun diye kanadına kazıdığı baş harfleri net bir şekilde seçilebiliyor.
evet, güve yerimizi aşağı yukarı fark etmiş durumda, bizim tarafa doğru bakıyor. ama o da nee!!! Şişli Metropolitan dolaylarından dev bir figür aynı bir güve gibi, uçarak dev canavarı subay evlerinin üzerine attı. Buuu, buuu..bu Hasan(H yani) sayın seyirciler! aynı god of war 2'nin başındaki Kratos gibi devleşmiş bir biçimde güveyle savaşıyor! inanılmaz! sanki iki dev şehrin kime ait olduğunu tartışıyorlar(en azından semtin). biliyorsunuz Hasan ya da H.İ. en son güveyle savaşından aldığı bir ısırık nedeniyle Şişli Metropolitan hastanesine kaldırılmıştı.
Neyse sayın seyirciler, güve savaşı Arkas Elektronik taraflarına doğru yönlendirmeye çalışırken H.İ. kendini siper ederek ona engel oluyor, ve o da ne! Hasan, yaratığın kanatlarından birini kopardı. ama hayvan kopan kanadını rejenere ederek tekrar çıkarırken diğer kanadıyla H.İ.'ye vurup, adeta kahramanımızı tokatlamaya başladı...bakamıyorum sayın seyirciler, bu resmen bir utanç tablosu...ama Hasan yüzünden okunan tüm bu utanca rağmen yaratığın diğer kanadını da tutup koparıyor. şu anda yaratık biri yarım, diğeri tamamen kopmuş, kanatsız ve savunmasız bir biçimde hasan'dan merhamet dileniyor. H.İ. özel bitirişini yapacak gibi gerildi, ama şu da neoOOoov!!! dev güve gözlerinden çıkan bir ışın hüzmesiyle Hasan'ın omzunda bi çift delik açtı. yanılmıyorsam kahramanımız bilincini kaybederek arkasındaki üst geçidin üzerine bayıldı.
ama burada bitmedi sayın seyirciler, yakınlardaki bir damdan gokyüzüne doğru garip bir ışık geliyor. ve bilim kurgu deneyimlerim beni yanıltmıyorsa şu anda gökyüzünde bir "incecik" var . bir nevi boyut kapısı da diyebiliriz kendisine. Ve Dev Güve henüz rejenere olan kanatlarını çırparak bu boyut kapısına doğru gidiyor....ve içinden geçip kayboldu sayın seyirciler...Hasan hala baygın...şehir bitap halde...
peki bu işin arkasında kim var?! güvenin gittiği yer neresi? orada da dehşete kapılacak insanlar yok mu? yoksa başka dünyalar da mı var?!! ve bu dünyaları kim kurtaracak?!!?

Ölü güvenin yükselişi...

Evet sayın seyirciler yayınımıza, Beyoğlu Belediye Çöplüğü'nden elimize ulaşan acil bir haber için ara veriyoruz. Geçtiğimiz günlerde h.i. tarafından öldürüldüğü haberini verdiğimiz dev güve, atıldığı yerde(belediye çöplüğü) yeniden büyümeye başladı. bundan 3 hafta önceki haberimizde kanat açıklığı sadece 9 cm olan güve şu anda 2,5 m'lik kanatlarıyla epik bi' boya ulaşmış durumda ve daha da garibi halen büyümeye devam ediyor. Beyoğlu Belediye Çöplüğü'ne bırakılmış plütonyum dolu bir kamyonetten sızıntı yapan toksik atıkların etkisiyle reenkarnasyon, rejenerasyon ve mutasyon geçirdiği sanılan güvenin, öldürüldüğü yer olan Esentepe'ye doğru uçmaya niyetlendiği de bize ulaşan bilgiler arasında... ancak dev güvenin burayı, öh pardon, Esentepe Etekleri'ni bulup bulamayacağı, bilim adamları için hala en büyük merak konusu.

Dev güve

Evet sayın seyirciler, Esentepe Etekleri geçtiğimiz günlerde büyük bir saldırıyla daha karşı karşıya kaldı. Kökeni belirlenemeyen "dev" bir güve(kanat açıklığı 9 cm.), takribi olarak öğlen saat 02.00 civarında 13. katın camında belirdi. Ne kadar büyük olduğu konusunda çeşitli tartışmalar olsa da güveyi gören H.İ. acil bir önlemle canavara daha önce saldırarak kendisini etkisiz hale getirdi; yani öldürdü. Yaklaşık 10 dakika süren bu mücadelede H.İ.'nin iz bırakan bir ısırık sonucu yere düştüğü, ve buna bağlı olarak da kısmi bir travma geçirdiği belirtiliyor. Ancak menejeri C.G.Y. yaptığı basın toplantısında Şişli Metropolitan'a kaldırılan H.İ.'nin eskisinden de güçlü bir halde geri döneceğini açıkladı.